Kurdistan Özgürlük Devrimi’nin sesi Serxwebûn ağustos ayı itibariyle 500’üncü sayısını yayınladı, şimdi Ekim ayında 502’inci sayısını yayınlıyor. Ocak 1982’de başladığı aylık yayınını tam 42 yıldır düzenli ve kesintisiz bir biçimde sürdürmeyi başarmış bulunuyor. 42’nci yılını tamamlamaya da sadece iki ay kalmış.
Tabi bu 42 yılın öncesi de var. Kurdistan’da Serxwebûn ismiyle teorik-ideolojik bir dergi ilk olarak illegal temelde 6 Eylül 1978 tarihinde dağıtıma hazır hale gelmiştir. Bu ilk sayıda ‘Kurdistan Devriminin Yolu’ isimli manifestonun yayınlanmış olduğu bilinmektedir. Söz konusu PKK Manifestosunun 1978 Temmuz’unda Amed’te yazıldığı ve Bingöl’de basılıp dağıtıldığı yine bilinen bir durum olmaktadır. PKK’nin 27 Kasım 1978 tarihinde Kuruluş Kongresi’ni yapmış olduğu dikkate alınırsa, Serxwebûn’un kongreyi hazırlayan en önemli çalışmalardan biri olduğu rahatlıkla görülür.
6 Eylül 1978 tarihinde basımı gerçekleştirilen bu ilk sayı ardından Kasım 1979 tarihine kadar geçen 14 aylık süre içinde ve yine illegal yöntemlerle Serxwebûn’un en az dört özel sayısının yayınlanmış olduğunu da belirtmemiz gerekir. Bunlar ‘Maraş Katliamı Üzerine Bir Değerlendirme’, ‘İdeoloji ve Politikanın Önemi Üzerine’, ‘Hilvan Direnişi Üzerine’ ve ‘Doğru Yolu Kavrayalım’ başlıklı değerlendirme yazılarıdır. Böylece 1982 öncesi ve illegal temelde Serxwebûn’un en az beş sayısının daha yayınlanmış olduğu kesindir. Belli ki her şeyin temeli illegal olarak yürütülen bu çalışmalarla atılmıştır ve bunu yapanlar sağlam bir temel attıklarının hep bilincinde olmuşlardır.
Serxwebûn insanlık tarihinde bir ilki oluşturmaktadır
Ocak 1982 tarihinden günümüze kadar geçen 42 yıllık süre içerisinde yayınlanan 500 sayı da Serxwebûn’un normal aylık sayılarıdır. Bunlar dışında geçen süre içerisinde en az yirmiden fazla özel sayı yayınlanmış olduğu da bir gerçektir. Baştaki illegal yayınlanan 5 sayı ile birlikte ele alınınca, mevcut 500 sayının üzerine 25-30 sayının daha ekleneceği açıktır. O halde, Serxwebûn adıyla çıkan dergi-gazete sayısı neredeyse 530’a ulaşmaktadır. Bütün bunların çok büyük bir çabanın ve yaratıcı emeğin ürünü olduğu tartışma götürmezdir.
Kesintisiz olarak 42 yıl, başlangıcıyla birlikte 45 yıl yayın yapmak; kesintisiz olarak 500 sayıya, öncesi ve özel sayılarıyla birlikte 530 sayıya ulaşmak öyle kolay ve her zaman olabilen bir iş değildir. Hem de bunu Kurdistan gibi dörde bölünmüş, her parçası ayrı bir devletin egemenliği altına verilmiş, üzerinde küresel devletçi sistem inşa edilmiş olan bir ülkede ve üzerinde yüzyıldır soykırım uygulanan bir halkın gücüyle yapmak, benzeri bulunabilecek bir durum olmamaktadır. Tüm bu yönleriyle Serxwebûn Kurdistan tarihinde bir ilki ifade etmektedir. Sadece Kurdistan tarihinde de değil, çok açık ki insanlık tarihinde de bir ilki ve teki oluşturmaktadır. Ne Fransız Devrimi ve ne de 1917 Rus Ekim Devrimi temelinde yaşanan devrimci süreçlerin böyle süreklilik arz eden yayın pratikleri söz konusu değildir.
Serxwebûn sadece süresi ve niceliğiyle dünya tarihinin bir ilki ve teki değildir; aynı zamanda içeriğiyle de bir ilki ve teki oluşturmaktadır. Hilvan Direnişi’yle başlayan ve bugün İmralı ve Zap direnişlerine kadar gelen Kürt özgürlük savaşı hakkında en somut ve doğru bilgiler 500 sayılık Serxwebûn külliyesinde mevcuttur. Yeni bir tarihi başlatan 1982 Diyarbakır Zindan Direnişi’nden yenilmez Kürt gerillasının kahramanlıklarına kadar her şeyi doğru ve tam olarak ve sadece Serxwebûn sayılarında bulmak mümkündür. Haki Karer, Mazlum Doğan, Ferhat Kurtay, Kemal Pir ve Hayri Durmuş’la başlayan, bugün Leyla Amed, Axîn Muş ve Seyit Evranlara kadar uzanan elli bin kişilik Büyük Şehitler Ordusuna ilişkin en doğru ve kapsamlı bilgilere de yine Serxwebûn sayılarında ulaşmak mümkündür.
Belli ki bütün bu özellikleriyle Serxwebûn için Çağdaş Kurdistan’ın özgürlük tarihi denebilir. Kürdistan Özgürlük Devrimi’nin hiç kesilmeyen gür sesi olduğu tartışmasızdır. Her türlü özgürlük çığlığı Serxwebûn sayfalarında yankılanmaktadır. Her türlü özgürlük eylemi Serxwebhun sayfalarında yer bulmaktadır. Kürdistan özgürlük tarihinin en önemli, bütünlüklü ve içerikli eseri olduğu açıktır. Tüm bu yönleriyle yeni özgür Kurdistan’ın, Kürt özgür yaşamının hafızasını oluşturduğu tartışma götürmezdir.
Sadece Kürt halkının, gencinin ve kadınının mı hafızasıdır? Belli ki değil. Onun da çok ötesinde bir şeyi, yeni bir dünya hafızasını oluşturduğu açıktır. Baştan itibaren Önder Abdullah Öcalan’ın Kürt özgürlüğü temelinde tanımlamaya çalıştığı özgür insanlık bilinci en derin, açık ve anlaşılır bir biçimde Serxwebûn sayfalarında yer almıştır. Kürt varlığı ve özgürlüğü temelinde yeni bir Ortadoğu ve dünya tanımı yapan Kürdistan Devriminin Yolu Manifestosu’yla başlayan bu süreç, kadın özgürlüğüne ve ekolojiye dayalı demokratik toplum paradigmasını açıklayan beş ciltlik Demokratik Toplum Manifestosu’na kadar ulaşmıştır. Ortasında paradigma değişiminin bulunduğu 55 yıllık bu büyük yoğunlaşmanın ve 45 yıllık kesintisiz düşünsel faaliyetin tüm sonuçları ve paha biçilmez ürünleri her yerden çok Serxwebûn sayılarında yer almıştır.
Çok açık ki, Önder Apo günümüzün dâhisi, filozofu, sosyal bilimcisi ve teorisyenidir. Bu derin yoğunlaşmanın ilki Ankara’da, ikincisi Şam’da ve üçüncüsü de İmralı’da yaşanmıştır. Mıknatıs çekiciliğinde olan bilgi toplayıcılığı, hiç bitmeyen derin araştırıcılığı ve kesintisiz sorgulayıcılığı ya da muhakeme gücüyle Önder Apo, tarihsel toplum bilinci temelinde günümüz insanlığının yaşadığı sorunları ve çözüm yollarını sistemli bir biçimde ortaya koymayı başarmıştır.
Ankara’daki yoğunlaşma ve düşünsel üretimin sonuçları evlerde yapılan eğitim çalışmalarında ve 1978-79 yıllarında Kurdistan’da illegal olarak çıkartılan Serxwebûn sayılarında yer almış ve esas olarak parti kadrolarına ve devrimci güçlere ulaşmıştır. Şam’daki yoğunlaşma ve düşünsel üretimin sonuçları gerilla kamplarında ve daha sonra Mahsum Korkmaz Akademisi’nde ve Parti Merkez Okulu’nda yapılan eğitim çalışmalarında ve 1982 başından itibaren aylık olarak düzenli yayınlanan Serxwebûn sayılarında parti kadro ve savaşçıları ile daha çok Avrupa’daki Kürt halkına ulaşmıştır. İmralı’daki yoğunlaşma ve düşünsel üretimin sonuçları ise savunmalar olarak yazılı hale getirilebilmiş ve ilk elden kitap halinde basılmıştır. Savunmaları da en sistemli ve yaygın yayınlayan temel yayın organı Serxwebûn’dur. Savunmalar parti kadroları ve Kürt halkına ulaştığı gibi, tüm devrimci-demokratlara ve ezilen insanlığa da ulaşmıştır. Evler, kamplar, okul ve akademiler Önder Apo’nun temel bir eğitim zeminleri olurken, çok daha yaygın eğitim zeminliğini Serxwebûn yapmıştır.
Önder Apo’nun Ankara ve Şam yoğunlaşmaları esas olarak Kurdistan merkezlidir. Kürt sorununun tanımlanması ve çözümü temelinde küresel insanlığın sorunlarına çözümler arar. Bu temelde esas aldığı Kürt halkının özgürlük mücadelesi ve esasta hitap ettiği Kürt toplumudur. Bu dönemin Serxwebûn’ları da esas olarak bunları içermekte ve Kurdistan’ın ve Kürt halkının hafızasını oluşturmaktadır.
Serxwebûn, tüm ezilen ve sömürülen insanlığın hafızasını oluşturmaktadır
Önder Apo’nun İmralı yoğunlaşmaları, Kurdistan’la birlikte tüm dünyaya ve evrene ilişkindir ve esas olarak insanlığın sorunlarını içermektedir. Beş bin yıllık iktidar ve devlet uygarlığının ortaya çıkardığı toplumsal sorunları çözümleme ve bu sorunlara uygulanabilir çözüm yolları bulma temelindedir. Bu temelde hitap ettiği, başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm ezilen ve sömürülen insanlıktır. Kürt toplumuna da bu temelde seslenmektedir. Bunlar için Kürtleri ve kadınları temel veri olarak almakta, esas olarak öz savunma temelindeki özgür yaşam üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu dönemin Serxwebûn’ları da tüm bunları içermekte ve başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm ezilen ve sömürülen insanlığın hafızasını oluşturmaktadır.
Paradigma değişimiyle Önder Apo, kapitalist moderniteye karşı demokratik moderniteyi tanımlamıştır. Doğanın yok edilmesine karşı ekolojik devrimi, tüm köleliklerin temeli olan kadın köleliğine karşı Jineolojiyi ve kadın özgürlük devrimini, ulus-devlete karşı demokratik ulusu, bir bütün olarak kapitalist modernite dünyasına karşı demokratik modernite dünyasını teorik, stratejik ve taktikler olarak ifadeye kavuşturmuştur. Devletçi uygarlığın kapitalist modernitesi karşısında demokratik uygarlığın demokratik modernitesini ortaya koymuştur. Bu temelde tek dünya varlığının ve yaşamının olmadığını, devletçi kapitalist dünya dışında yeni demokratik bir dünyanın ve kömünal özgür yaşamın var ve mümkün olduğunu en açık ve anlaşılır bir biçimde göstermiştir. Bütün bunlar da en kapsamlı bir biçimde Serxwebûn sayılarında yer almıştır. Bunlar temelinde Serxwebûn, özgür yaşamın ve özgürlük devriminin sesi, kadın özgürlük devriminin sesi, yeni demokratik dünyanın zengin hafızası haline gelmiştir.
Çok açık ki Serxwebûn, Kurdistan özgürlük devriminin olduğu kadar, dünya demokratik devriminin de sesidir. Kürt halkının olduğu kadar, dünya halklarının ve insanlığın da sesidir. Kürt kadınlarının olduğu kadar, Jin Jiyan Azadî sloganıyla ayağa kalkan tüm dünya kadınlarının da sesidir. Tüm bunların en zengin ve derin hafızası, bilinç kaynağı ve eğitim materyalidir.
Serxwebûn, yaratıcı insan emeğinin ve kolektif insan çabasının ürünüdür. Önder Apo’nun en temel eğitim aracıdır. Önder Apo ile birlikte Mazlum Doğan ve Hayri Durmuş’un kuruculuğunda doğup gelişmiştir. Şehit Jiyan ve Şehit Selçuk başta olmak üzere büyük bir şehitler ordusunun emeği ve çabası ile güçlenmiştir. Şimdi de aynı emeğin ve çabanın eseri olarak yoluna devam etmektedir.
Kuşkusuz Serxwebûn’a da her zaman saldırı olmuş, her dönemde Serxwebûn’dan rahatsız olanlar bulunmuştur. Önder Apo’ya, PKK’ye, Kürt halkına ve özgürlük devrimine saldıran tüm güçler, aynı zamanda Serxwebûn’a da saldırmıştır. Her dönemde tasfiyecilerin hedefi olmuş; yayın çizgisinden şeklinin, içeriğinden yazı sisteminin değiştirilmesine ve hatta yayın hayatına son verilmesine kadar birçok sinsi ve açık saldırıya hedef olmuştur. Ancak düşman kaynaklı tüm bu saldırıları bertaraf ederek yoluna devam etmeyi bilmiştir.
Bugün de bizzat bakanlık düzeyinde AKP-MHP faşist yönetiminin doğrudan saldırısına muhatap olmaktadır. Sözde tartışmacı birçok kontrgerilla uzmanı tarafından bizzat hedef gösterilmektedir. Belli ki tüm özgürlükçü var oluştan rahatsızlık duyan faşist, sömürgeci ve soykırımcı güçler, en çok da devrimin ve özgür yaşamın direği olan Serxwebûn’dan rahatsızlık duymakta ve saldırılarını buraya odaklamaya çalışmaktadır.
Ancak bu çabaların hepsi nafiledir. 45 yıldır yöneltilen tüm saldırıları boşa çıkartmayı nasıl bilmişse, Serxwebûn bundan sonra da tüm bu tür faşist-soykırımcı saldırıları boşa çıkartmayı mutlaka bilecektir. Özgürlük Devrimi’nin ve yeni demokratik dünyanın sesi olma görevini her zaman başarıyla yürütecektir. Hiçbir engel ve saldırı, devrimin ve halkın gür sesini emin adımlarla menzile ilerlemekten alıkoyamayacaktır.
Bunlar temelinde, başta Önder Apo olmak üzere tüm Serxwebûn emekçilerini selamlıyor, Mazlum ve Hayri yoldaşlar şahsında tüm kahraman şehitlerini saygı ve minnetle anıyor, 502’inci sayısını yayınlayan Serxwebûn’a yayın hayatında başarılar diliyorum. Başarılarını devam ettireceğine de yürekten inanıyorum. Nice yeni sayılara ve yıllara diyorum!..